T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 2022 yılı ilk 6 ayı için yayınladığı rapora göre, Türkiye’nin e-ticaret hacmi, bir önceki yılın aynı dönemine göre %116 artış gösteriyor. Süreklilik içinde büyüyen ve gelişen online alışveriş trendine özel Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, marka bilinirliğinden müşteri deneyimine kadar markalaşma yolunda ambalaj tasarımı ile geliştirilebilecek birçok konu için ipuçları veriyor.
Günümüz tüketicisinin satın alma alışkanlıklara durmaksızın değişiyor. Son yıllarda açıklanan verilere göre, tüketicilerin özellikle bir tasarruf yöntemi olarak online alışverişe daha fazla yöneldiği biliniyor. T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 2022 yılı ilk 6 aylık raporunda, bir önceki yılın aynı dönemine göre %116 artan e-ticaret hacmi ve %38 artış ile 2 milyar 295 milyon adede ulaşan sipariş adetleri verisi paylaşılıyor. Tüketicinin yoğun ilgi gösterdiği online alışverişler için Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, “Özellikle online alışverişlerde ürünün her zaman ambalajdan daha önemli olduğu düşünülüyor olabilir. Oysa ambalaj tasarımı doğru uygulandığında yeniden satın almayı teşvik etme ve müşteri portföyünü geliştirme gücüne sahiptir. Dolayısıyla farklılaşmak, markalar için bugün her zamankinden önemli.” yorumlarında bulunuyor.
Markalaşma Yolunda E-Ticarette Ambalaj Tasarım İpuçları
Satışların da ötesinde itibar ve bilinirlik için daha fazla zaman ve emek harcayan markalar, her zaman bir adım önde oluyor. Rafta ya da online alışveriş teslim edildiğinde tüketicinin ürünle ilk temasının ambalaj olduğunu göz önünde bulundurmak gerekiyor. Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, online alışverişte olağanüstü deneyimler yaratmak isteyen markalar için memnun tüketicilerden gerçek ve olumlu geri bildirimler sağlayabilecek bazı tasarım ipuçlarını paylaşıyor.
1. Ambalaj, marka bilinirliğini destekler. Özellikle online alışverişlerde tüketicinin ürünle teması satın aldıktan sonra olacağından ambalaj tasarımı marka bilinirliğini artırır. 2019 yılında yapılan bir araştırma, marka kimliklerini tutarlı bir şekilde sunan şirketlerin %66’sının satışlarının arttığını açıkça göstermiştir. Dolayısıyla tanınması kolay ancak bir o kadar da güçlü bir görsel kimlik için çabalamalıyız. Rekabetin yoğun olduğu bir pazarda basitçe hatırlanabilecek ambalajlar, tüketici için öne çıkacaktır.
2. Geliştirilmiş müşteri deneyimi bağ yaratır. Belki de benzer üründen binlerce alternatifin olduğu sektörünüzde tüketiciye ürünle temas etmenin de duygusal bir haz vermesi yeniden satın almayı sağlayacak önemli bir faktördür. Dolayısıyla AR gibi yapay zeka teknolojileriyle ambalajı hareketlendirmek, tüketicinin marka ile etkileşimini artırır. Dijital bir çağda yaşadığımızı unutmadan, tüketiciye takipçileriyle paylaşabileceği bir deneyim kazandırma penceresinden bakarsak işimiz kolaylaşabilir.
3. Bağlılık için değerleri de paylaşın. Araştırmaların büyük çoğunluğu, duygusal bağlılığın rasyonel bağlılıktan daha ağır bastığını gösteriyor. Bu da tüketicilerin markaları kendi değerleri ve inançlarıyla örtüşüp örtüşmediklerini değerlendirdikleri anlamına geliyor. Özellikle Türkiye’de tüketiciler kendi değerlerini benimsemeyen ancak müşterisi olduğu markaları anında hayatından çıkarma potansiyeline sahip. Dolayısıyla doğru hedef kitleyi belirledikten sonra değer ve sosyal bilinçlerini de analiz etmek ortak değerleri paylaştığınızı göstermek için oldukça önemli.
4. Doğru boyutlandırma tüketicinin dikkatini çekiyor. İçinde %10 ürün ve %90 boşluk olan bir ambalajın hem estetik hem de çevre için ne kadar kötü göründüğünü biliyoruz. Doğru boyutlandırma, bilinç seviyesi oldukça yüksek olan yeni nesil tüketicilerin israf olduğunu düşündükleri bir noktaya geldi. Ürünün şeklini, kırılganlığını ve elbette boyutunu değerlendirmek sonrasında ise başarılı bir müşteri deneyimi sağlamak için boyutlandırmaya önem vermek gerekiyor. Bu sayede nakliye maliyetlerini de düşürebilir, çok daha iyi koruma sağlayabilir ve çevreye duyarlı bir marka olduğunuzu gösterebilirsiniz.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı