Ege Üniversitesi (EÜ), nitelikli akademik kadrosu ve güçlü bilimsel faaliyetleriyle uluslararasılaşma misyonu doğrultusunda bilime hizmet etmeyi sürdürüyor. Egeli akademisyenler, eğitim-öğretimde kalite öncelikli, öğrenci odaklı ve tam akredite bir araştırma üniversitesi olmanın bilinciyle pek çok yeni projeye imza atıyor. EÜ Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meltem Conk Dalay, İzmir Körfezi’nde uzun zamandır etkili olan deniz yosunlarının ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan, disiplinler arası çalışmalarıyla, üyesi olduğu Avrupa Birliği – Cost- projesine katkı sağlamayı sürdürüyor.
Ege Üniversitesi olarak çevreye duyarlı bir anlayışla çalıştıklarını belirten EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Çevre sorunlarına yönelik projelerimizi titizlikle yürütüyor, yeni projeler üretilmesi için bu alanda çalışan akademisyenlerimizi destekliyoruz. Çevre sorunlarına yönelik faaliyetlerimiz neticesinde ‘Greenmetric Dünya Yeşil Üniversiteler’ sıralamasında Türkiye’deki ilk dört üniversiteden biriyiz. Doğada sürdürülebilirliği sağlamak için bu tür projelerin sayısını artırmamız gerektiğinin de bilincindeyiz. Bu bilinçle dahil oldukları uluslararası konsorsiyuma katkı amaçlı çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Meltem Conk Dalay hocamızı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.
“Algler, yakıt, gıda ve kozmetik alanında kullanılabilir”
Deniz yosunlarının karbon döngüsüne katkı sağladığı için özel bir öneme sahip olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Meltem Conk Dalay, “Denizlerde kirliliğe yol açan kimyasalları besin olarak kullanan ve bir diğer adı ‘alg’ olan yosunlar, denizlerin temizlenmesinde ve atmosferdeki karbonun tutulmasında çok önemli bir rol üstleniyor. Bu yosunlardan yakıt, gıda ve kozmetik gibi farklı pek çok alanda faydalanılabilir. ‘Deniz ormanları’ olarak da bildiğimiz yosunlar, karbonu tutarak değerlendirmeleri gerektiğinde kullanım alanları oldukça geniş organizmalar. Örneğin karbon döngüsü açısından bakıldığında, alglerden üretilen yağlardan biyodizel, biyoetenol ve biyogaz elde edilebilir. Yani petrol kaynaklarına alternatif bir yakıt türü olarak da kullanılabilirler. Diğer enerji kaynaklarından farklı olarak karbon döngüsüne katkı sağladıkları için özel bir öneme sahipler” diye konuştu.
Projede deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımına yönelik bir anlayış benimsediklerini ifade eden Prof. Dr. Conk Dalay, “Kirliliğe bağlı olarak deniz suyundaki azot ve fosfor miktarının artmasıyla meydana gelen ve İzmir Körfezi'nin kuzey ile güney kıyılarında ortaya çıkan deniz yosunları, yüzeyi yeşile bürüyor ve kokuya neden oluyor. Biz, bu projede çözüm için yenilikçi ve kavramsal bir yol öneriyoruz. Biyoloji, ekoloji, su ürünleri yetiştiriciliği, mühendislik, mimarlık, ekonomi ve sosyal bilimlerin tüm yönlerini kapsayan, deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımına yönelik disiplinler arası yaklaşımları birleştiriyoruz. Dolayısıyla çalışmamızın deniz ve kıyı ekonomilerinde iş ve iş fırsatları oluşturacak ve toplumsal refah üzerinde önemli bir etkiye sahip olacağına inanıyoruz. Ayrıca Avrupa Ufuk 2020 stratejisinin mevcut 'Toplumsal Zorluk Öncelikleri’nde de yer alan doğal kaynakları korumak ve sürdürülebilir bir şekilde kullanma amacıyla Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri 14'e (UNSDG) de katkıda bulunacağız” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı